Yıllık Halkalar; Geçmişten Günümüze Doğal Kayıt Cihazları

Dendrokronoloji çalışmaları Amerikalı astronom A. E. Douglas’ın güneş lekelerinin bitkiler üzerindeki etkilerini incelerken, yıl halkalarındaki farklılıkların ilgisini çekmesi üzerine 1937 yılında Arizona Üniversitesinde kurulan laboratuvar ile başlamıştır.

Ayrıca, ağaç halkalar veya halkaları olarak adlandırılan büyüme halkaları, bir ağacın gövdesinden geçen yatay bir kesitini gösterebilir. Büyüme halkaları vasküler kambiyum, yanal bir meristem olarak sınıflandırılır ve kabuğa yakın hücre tabakası ise yeni büyüme sonucu oluşur.

Yıllık halkaların genişlikleri, darlıkları, renkleri, yapılarındaki değişimler yaşam alanlarındaki çeşitli doğal olayların kayıtlarıdır. Yıllık halkaların bu özelliklerinin ortaya çıkmasını sağlayan olaylar;
1. Yetişme ortamındaki yıldan yıla değişen koşullar (sıcaklık, yağış, kuraklık, nem gibi etkiler)
2. Yıldan yıla değişmeyenler (toprak, ana kaya, bakı, denizden yükseklik gibi)
3. Ve diğer olaylar (sel ve taşkınlar, iklim değişikliği, toprak kayması, depremler, volkanik patlamalar, buzullar, hava kirliliği, nehir yataklarının değişimi ve orman yangınları gibi)

Yıllık halkaları doğal olaylar dışında arkeolojik siteler ve ahşap yapıların tarihlendirmesinde de kullanmaktayız. Yıllık halkaların anatomik yapıları da jeolojik çağlardan günümüze hangi ağaç cinslerinin yaşadığını ve yapılarda hangi ağaç cinslerinin kullanıldığını bulmamızı sağlamaktadır. Bu kapsamda; Ankara’nın 18-20 milyon yıl öncesinin ağaçları, Çayırhan Nekropolünde kullanılan ağaç, Yenikapı gemilerinin ağaçları gibi kalıntılar tespit edilebilir. Türkiye’nin Doğal-Egzotik Ağaç ve Çalıları kitabı editörü Prof. Dr. Ünal Akkemik, odun anatomisi, paleobotanik, yıllık halka analizleri (dendroklimatoloji, dendrokronoloji), ağaç fizyolojisi (odun oluşumu) konularında çalışmaktadır.

Türkiye'de Karbon 14 Laboratuvarı
Türkiye'de radyokarbon ile tarihleme yöntemi için Ulusal bir laboratuvar kurulmaktadır. Bu laboratuvarda dendronoloji çalışmaları yapan araştırmacılara açık olacaktır. Radyokarbon tarihleme yöntemi ile laboratuvar tam teşekküllü olacaktır. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nde 2015 yılı Sonbaharında denemelere başlanması planlanan tesisin 2016 yılı içinde Türkiye ile birlikte Orta Doğu, Balkanlar'a hizmet verebilecektir. Dr. Turhan Doğan yöneticiliğinde yürütülen proje ile hayata geçecek tesiste ABD, Japonya ve İsviçre'den getirlen en modern sistemler ile Türkiye'nin ve Bölgenin ilk tesisi olarak faaliyete geçecektir. Radyokarbon (Karbon 14) ile tarihlemenin yapılacağı tesise Arkeoloji, Yer Bilimleri, Çevre Bilimleri ve Nükleer örnekler ile birlikte dendrokronoloji örnekleri de kabul edilecektir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar