Orman Ürünleri Meclisi Başkanının; 2023 Ormancılına Bakışı ve Değerledirmeleri


Sabri Avcı'nın 2023 Ormancılık Projeksiyonu;
2023 Dünyasındaki Türkiye’nin her alanda olduğu gibi Ormancılık alanında da Liderlik rolünü üstlenmiş olacaktır.
Türk Ormancısında, Dünya Ormancılığının en iyi örneklerinin ve en güzel uygulamalarının, birim alanda en yüksek gelir elde edici fonksiyonel faydalanmanın sağlanacağı bir değişim ve dönüşümü,  reformları gerçekleştirebilecek birikimi, cesareti, azmi ve potansiyeli vardır.
Ülkemizde son 10 yılda sağlık, ekonomi, ulaşım, hizmetlerin özelleşmesi ve sosyal yardımlar alanında yapılan reform niteliğindeki düzenlemeler ile önemli başarılar elde edilmesine rağmen, Bundan böyle, Ormancılık alanında da istenilen düzeyde reformlar yapılacak, özellikle ormancıların, bürokratik oligarşiden vazgeçecekleri, Milletin gücüne inanarak sivil ormancılık yapılacaktır.
Ormancılık alanında yapılacak değişiklikler, Anayasa değişikliği ile başlayacak olup “orman suçlarının genel ve özel af kapsamına alınamayacağına” kadar katı hükümler kaldırılacak, bugüne kadar; ormanlar sanki (haşa) ilahlaştırılmış, insanlar adeta ormanlar için yaratılmış gibi tamamen tersine bir anlayış yerine, Ormanlar İnsanlar için yaratılmış anlayışında  işletilecektir. Özet olarak; Anayasanın 169 ve 170 maddelerinde yer alan Devlet Ormancılığı, Devlet işletmeciliği yerine Millet Ormancılığına geçişi temin eden ifadeler yer alacaktır.
Diğer taraftan Çevreci Kuruluşlar ve kamuoyuna anlatılacak olan; “Ekolojisi olanın ekonomisi de olacaktır, ekonomisi olan ekoloji yaşar ve ekosistem böylelikle korunmuş olacaktır.” Ormanlardan ne kadar çok fayda elde edilir ve insanlar ormanı geçim kaynağı yaparsa, ormana daha çok değer verecek, kestiğinden fazlasını dikecek, yetiştirecek, sahip çıkacaktır.
Öncelikle, Kanun ile Ormancılık Konseyi oluşturulacak ve Konseyde İş Dünyası Temsilcileri,  STK’lar, Teknisyenler, Sendikalar ve Akademisyenler yer alacaktır.
Dünyada yeni bir yaklaşım olan Katılımcı Yönetişim modeli, Sosyal Konseyde benimsenecek, tüm ilgi gruplarının katıldığı ortak bir vizyon ortaya koyulacaktır.
1956 yılında yasalaşan 6831 sayılı Orman Kanunu ve diğer ormancılıkla ilgili kanunlar değiştirilecek, yarınların sosyal, ekonomik ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayacak Ormancılık düzenlemeleri getirilecektir.
Böylece Geleneksel Ormancılıktan modern Ormancılığa, diğer anlatımla “Devlet Ormancılığından” “Millet Ormancılığına” geçiş sağlanacaktır.
Orman Köylüsü, Mili Gelirden  hak ettiği payını alacak, ormancılık faaliyetlerinde boğaz tokluğuna çalışmayacak ve  Sosyal güvencesi olacaktır.
Millet Ormancılığına geçişle birlikte, Ormancılık alanına özel sermaye girişi ile mekanizasyona dayalı eğitimli, bilinçli  işçilik kullanılarak üretim yapılacaktır. Orman Ürünleri mal ve hizmetlerinde talep oluşturulacak, talep projeksiyonları yapılacak ve talebe uygun arz oluşturulacaktır.
Ancak, getirilecek yeniliklerle ormanda çalışan insan sayısı ilk etapda azalacak izlenimi verse de, diğer taraftan;
►      Ağaçlandırma,
►      Biyokütle (odundan) enerji üretimi için odun toplama,
►      Odun dışı orman ürünleri üretim faaliyetleri,
►      Biyolojik çeşitliliğin sürdürülebilirliğinin faaliyetinde bulunması
►      Ekoturizm (Milli Parklar, Tabiat Parkları, Tabiat alanları, Arboretumlar, …) ve benzeri diğer iş ve işlemlerde
Önemli miktarda İşgücü talebi oluşacak ve milyona yakın insanımız iş bulacaktır.
Bu şekilde değişim ve dönüşüm ile, toplumun en fakir kesimlerinden olan orman köylüsünün “endüstriyel üretim anlayışında” daha çok kazanmasına imkan sağlanacaktır.
Özellikle satış yöntemleri ve şartları değiştirilerek, Orman ürünü girdi olarak kullanan büyük sanayinin ve küçük imalatçının bu konudaki en büyük kazancı, ihtiyacı olan hammaddeyi yıl bazında, birim fiyat, kalite ve miktar olarak olması gereken şekilde temin edecektir.
Açık artırmalı ihale ile yapılan satışlar yerine, tahsis ile satışlar yapılacak, Anadolu’da Ahşap sanayi ve imalatçıları hısım  haline gelecektir.
Millet Ormancılığının temeli; kâr eden, yatırım yapan ve vergi veren özel sektör işletmeleri oluşturmak, dolayısı ile ormanda çalışan insanlarında ekonomik kalkınmasını temin etmek olacaktır.
İmalatçılar ve Sanayiciler; ihracat pazarlarında rekabet edebilecek şekilde taahhüde girebilecek kaliteli ve istenilen miktar ve fiyattaki hammaddenin temininde adil ve anlamlı düzenlemeler ile sektörün hareket kabiliyeti ve uzun dönemli planlar ve taahhütler içerisine girebilmesi mümkün olacaktır.
Özel Sektörde markalaşmaya yönelik çalışmalar desteklenecektir. Katma değerli, teknoloji yoğun, markalı işlenmiş orman ürünleri ile rekabeti artıran, ihracatı destekleyen, gerektiğinde, ihtiyaç duyulan hammadde ihtiyaçlarının ithalat yolu ile temininde her çeşit destek verilecektir.
Ülkemiz, birçok konuda olduğu gibi ormancılıkta da çok önemli bir coğrafyaya sahiptir. Kuzeyinde zengin Orman Ülkeleri ile güney ve doğusunda Orman Fakiri ülkeler arasında geçiş köprüsü olacaktır. Katma değer oluşturan sektörün girişimci, yatırımcı ruhu ile Orman Fakiri Ülkelere ciddi bir ihracat yapan ülke konumuna gelecektir.
Türkiye, sahip olduğu bitki çeşitliliği ve iklim koşulları ile odun dışı orman ürünleri bakımından zengin bir konumdadır.
Ormancılık sektörü gelişmiş ülkelerde ODOÜ geliri, odun gelirinden daha fazladır. Sadece yaban hayatından elde edilecek gelir üzerine yapılan bir proje (TÜBİTAK 107G029 No’lu Proje) çalışmasında 1.2 milyar TL potansiyel olduğu ortaya çıkmıştır.
Biyolojik Çeşitlilik; Ülkemizi Avrupa kıtasında kabul edersek, tüm kıtanın sahip olduğu 12 bin çeşit bitki türünün sadece 9 bin adedi ülkemizde olduğunu gerçeği ile Biyolojik çeşitlilik açısından ülkemizin çok önemli bir konumda bulunduğu ve bu zenginliğinde büyük bir kısmının ormanlarımızda ve OGM görev alanı içinde olduğu, hatta korunan alanları da düşünürsek, bu konumun, Orman ve Su İşleri Bakanlığına ve ormancılık camiasına çok önemli bir misyon yüklediği şeklinde değerlendirilecektir.
Dünyada ve ülkemizde gittikçe artan enerji talebi ve enerji arzındaki daralmalar nedeni ile yenilenebilir enerji kaynakları arayışları gün geçtikçe artmaktadır. Ülkemiz %80 den fazla enerjide dışa bağlı durumdadır. Doğal yenilenebilir enerji kaynağı Ormanlardır. Orman varlığı olan ülkeler, sürdürülebilir faydalanma ile enerji tüketiminin %20 kadarını ormanlardan elde etmektedir. Ülkemizin de enerji talebinin %5’ini  ormanlardan karşılayabileceği, yapılan araştırmalarda ortaya çıkmıştır. Ülkemizde enerji ormancılığı için potansiyel vardır.
Ağaçlandırma seferberliği yasası değişecek, verimli alanlar ve ağaçlandırmaya müsait yerler, özel sektöre ağaçlandırma amaçlı olarak tahsis edilecek, kiralanacak ve özel sektörün böylelikle kendi verimli sahalarında da plantasyon ormancılığı teşvik edilecektir.
Eko-turizm konusunda yapılacak çalışmalar ile Eko-turizm önemli bir gelir kaynağı haline gelecektir.
Turist başına harcama çok alt seviyede olup 782 $ dır. Ülkemizde Eko-turizmdeki kişi başına harcama 1250$ civarındadır. Eğitim seviyesi ve gelir düzeyi yüksek gruplarının yaptığı bu turizm biçiminin, ülkemizdeki uygulama yerleri, orman alanları ve korunan alanlarımızdır. ABD  modelinde olduğu gibi, Eko-turizm kaynak değerleri açısından daha üstün olan ülkemizde bu geliri 7 milyar $ üstüne çıkartacağız.
Korunan alanlarımızın sorunlarını çok hızlı bir şekilde çözülmesi için katılımcı yönetim modelini ön gören, alana özgü tüm ilgi gruplarının ortak vizyonu ile hazırlanan  planlarla yönetilmesi sağlanacaktır. Dünya korunan alanları ağı olan PAN-PARK’a en az 2 Milli parkımızın üye olması, milli parklarımızın dünya markası olması sağlanacaktır. (Öncelikle Küre Dağları Milli Parkı)
Ormancılık alanında anayasa ve yasaların değişmesi, talep projeksiyonları, ürün ve hizmet çeşitliliğine gidilecek, 2023 yılında Orman Ürünleri 16 milyar dolar ihracat gerçekleştirecektir. (orman ürünleri, mobilya, gemi ve kağıt sektörü)  Milli gelirdeki Ormancılığın payı, yukarıda anlatılan değişikliklerle, %1.5 dan %3  çıkartılacak ve 2023 de hedeflediğimiz 2 trilyon dolar gayri safi milli hasılanın yaklaşık 60 milyar doları, ormancılığa dayalı olacaktır.

Ayrıca, milyonun üstünde insan işgücü, on binlerce orman mühendisi, orman endüstri mühendisi istihdam edilecektir. Düşünce ve beklentilerimin temelini; istihdam oluşturacak, değişim ve dönüşüm ile, toplumun iş ve istihdam alanındaki beklentilerine çözüm bulmak olacaktır.
21 yaşında İstanbul’u fetheden Fatih’i, Çanakkale’de imkânsızı başaran Seyit Onbaşı’nın torunu olarak onların bize emanet ettiği bu bayrağı bulunduğu yerden en yükseğe dikmek için yola çıkan Ormancılardan olacağız.
Gardiyan devlet değil, garson devlet anlayışıyla ekmeğini yediğimiz ve kendimizi borçlu hissettiğimiz Memleket Ormancılığımıza hizmet edeceğiz.
Sabri Avcı
Orman Yüksek Mühendisi,
TOBB Orman Ürünleri Meclisi Başkan Vekili,




Yorum Gönder

0 Yorumlar