Ülkemizde doğal kaynak
kullanımının çok bilinçsiz bir biçimde yürütüldüğü ve bu kaynakların hızla
tahrip edildiği artık herkes tarafından uzun yıllardır bilinmektedir.
Ormanlarımızın hem alan itibarı ile hem de servet itibarı ile azalmakta olduğu,
topraklarımızın şiddetli erozyonun etkisi altında azalmakta olduğu, doğal bitki örtümüz zedelenmekte, biyolojik çeşitliliğin azalmakta olduğu, meralarımızın
ağır ve düzensiz otlatma baskısı altında verimsizleştiği, tarım arazilerimizin
de yanlış uygulanan tarımsal sistemler ve tedbirler sonucu verimsizleşmekte
olduğu bilinen gerçektir.
Hangi Projeler Vardı?
Ülkemizde 1990’lardan önce bütün eksikliklere rağmen Orman Bakanlığı
zaman zaman bazı yörelerde havza bazında çalışmayı öngören projeler hazırlamış
ve büyük bir kısmını başarı ile uygulamıştır. Bu projelerin başında Tokat
Behzat Deresi Erozyon Kontrolu Projesi, Çakıtçayı Erozyon Kontrolu Projesi ve
Şiroçayı Erozyon Kontrolu Projesi gelmektedir
Ülkemizin havzalarında su,
toprak ve bitki örtüsü kaynaklarını, karşı karşıya bulundukları tehlikeden
kurtarmak için çözüm üretmek söz konusu kaynakları gerek kendi aralarında,
gerekse kaynakları kullanan nüfus ile dengeli hale getirilmesini sağlamak için
yöntemler belirlemek ve uygulama amacı ile projeler hazırlamak zorunluluğu
vardır. Bu tür bir çalışmanın temel dayanağı su ve bitki gibi kaynaklar
arasında dengeyi gözeten ve bu kaynakların rasyonel bir şekilde kullanımını
planlayan ve su havzaları bazında düzenlenen havza amenajmanı planlarıdır.
Ancak, ülkemizde kırsal yaşamın ve kırsal faaliyetlerin uzun ve köklü bir
geçmişi olmasına rağmen bu faaliyet düzenini ülke çapında organize eden genel
bir plan mevcut değildir. Bugüne kadar havza bazında ve havza toplumunun
katılımı ile entegre bir biçimde çalışamamanın temel nedeni burada yatmaktadır.
0 Yorumlar
Yorumunuz İçin Teşekkürler..