İnsan ve doğa arasındaki ilişki her geçen gün daha da kötüye gitmektedir. Hızlı ve plansız şehirleşme sonucu orman alanları hızla yok olmaktadır. Şehirler doğayla uyumlu bir şekilde tasarlanmamaktadır. Diğer taraftan plansız göçle şehirlere gelen insanlar doğal yaşamdan uzaklaşmakta ve doğa bilincini kaybetmektedir. Dolayısıyla doğanın insan yaşamındaki öneminin anlaşılması zorlaşmakta, giderek daha stresli ve sağlıksız bir hayat ile karşılaşmak kaçınılmaz hale gelmektedir. Bu durumla ilgili olarak son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar da bu konuya dikkat çekmektedir. Bu çalışmalarda ortaya “doğa yoksunluğu sendromu” (naturedeficitdisorder) olarak adlandırılan bir olgu çıkmaktadır. Özellikle büyükşehirlerde yaşayan ve dezavantajlı olarak isimlendirilen çocuklar doğadan oldukça mahrum kalabilmektedir. BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Avusturya Orman Pedagogları, Güney Kore Çocuk Orman Okulları, Almanya, İsviçre, Danimarka Orman Okulları ve çeşitli yayınlar “çocukların doğaya erişimi” ile ilgili önemli çalışmalar yayımlamışlardır.
Okul öncesi ve okul dönemi ihtiyaçları arttıkça Montessori, tolkido, otsimo gibi eğitim programları geliştirilmektedir.
Bilindiği gibi MEB 2023 vizyonunda, okul dışı öğrenme ortamlarının geliştirilmek ve uygulamaların arttırılması hedeflenmiştir.
Orman ve doğanın beden ve ruhsal sağlığa verdiği fayda, eğitim ortamı ve içeriği sunması sebebiyle orman okulları, doğa ve orman severler pedogoglar ile orman anaokulları kurmaya başladılar.
Orman okulları eğitim program ve metodu da insanın doğa ve ormana olan ihtiyacından meydana gelmiştir. Doğada geçirilen zamanın ve eğitimin önemi ortaya çıkmaktadır. İnsan doğayla daha uzun zaman geçirdikçe daha bilinçli hale gelmektedir. Söz konusu bilincin oluşmasındaki en büyük etmen ise eğitimdir. Ancak bahsedilen eğitimden kastedilen doğanın içinde ve bizzat yaparak yaşayarak deneyimlenen bir sürece işaret etmektedir. Çocuklardaki gelişim alanları (bilişsel gelişim, dil gelişimi, sosyal ve duygusal gelişim, motor gelişim, öz bakım becerileri) dikkate alındığında orman ve doğa okulları son yıllarda önem kazanmıştır.
Okul öncesi ve okul dönemi ihtiyaçları arttıkça Montessori, tolkido, otsimo gibi eğitim programları geliştirilmektedir.
Bilindiği gibi MEB 2023 vizyonunda, okul dışı öğrenme ortamlarının geliştirilmek ve uygulamaların arttırılması hedeflenmiştir.
Orman ve doğanın beden ve ruhsal sağlığa verdiği fayda, eğitim ortamı ve içeriği sunması sebebiyle orman okulları, doğa ve orman severler pedogoglar ile orman anaokulları kurmaya başladılar.
Orman okulları eğitim program ve metodu da insanın doğa ve ormana olan ihtiyacından meydana gelmiştir. Doğada geçirilen zamanın ve eğitimin önemi ortaya çıkmaktadır. İnsan doğayla daha uzun zaman geçirdikçe daha bilinçli hale gelmektedir. Söz konusu bilincin oluşmasındaki en büyük etmen ise eğitimdir. Ancak bahsedilen eğitimden kastedilen doğanın içinde ve bizzat yaparak yaşayarak deneyimlenen bir sürece işaret etmektedir. Çocuklardaki gelişim alanları (bilişsel gelişim, dil gelişimi, sosyal ve duygusal gelişim, motor gelişim, öz bakım becerileri) dikkate alındığında orman ve doğa okulları son yıllarda önem kazanmıştır.
0 Yorumlar
Yorumunuz İçin Teşekkürler..