Iğdır'da Erozyonla Mücadelede Yeni Aşama

Aras Nehri Ana Havzası içerisinde yer alan Iğdır ekosistemi, kurak ve yarı kurak iklim özellikleri ile tarım ve mera alanlarında artan antropojenik baskılar nedeniyle ciddi erozyon ve çölleşme riski altındadır.
Yürütülmekte olan Çölleşme Programı kapsamında, Dinamik Erozyon Modeli ve İzleme Sistemi (DEMİS) ile Ulusal Dinamik Rüzgâr Erozyonu Modeli ve İzleme Sistemi (UDREMİS) verileri, bölgenin topoğrafik özellikleri nedeniyle şiddetli erozyon süreçlerine maruz kaldığını açıkça ortaya koymaktadır. Ayrıca, Türkiye Hava Kalitesi İzleme Ağı verileri, Iğdır Aralık ilçesinin hava kirliliği açısından ülke genelinde en yüksek risk taşıyan alanlardan biri olduğunu göstermektedir. Bu durum, bölgeye yönelik acil, bütüncül ve bilim temelli planlama çalışmalarının hayata geçirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Önemle vurgulamak gerekir ki, Iğdır-Aralık ilçesi Türkiye’nin ikinci büyük rüzgâr erozyonu sahasıdır. İklimsel ve topoğrafik yapısı itibarıyla Orta Asya ve Ortadoğu ekosistemleriyle benzerlikler taşıyan bu bölge, yalnızca yerel ölçekte değil, bölgesel ve küresel ekolojik değerlendirmeler açısından da kritik bir öneme sahiptir.
AGAM ve OGM ile önemli çalışmalar yapıldı. Genel Müdürlüğümüz tarafından Iğdır ekosisteminde yıllar içerisinde birçok önemli proje hayata geçirilmiştir. 2012 yılında Sayın Bakanımızın talimatları doğrultusunda Iğdır Havaalanı Sel Kontrol Projesi ile Iğdır-Aralık Bölgesi Rüzgâr Erozyonu İzleme Sistemi Projesi hazırlanmıştır. 2013 yılında, Iğdır-Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi kapsamında 934 hektarlık alanda 13 farklı türden 200 bin fidan toprakla buluşturulmuş; 2014 yılında ise Iğdır Rüzgâr Erozyonu ve Çölleşme Eğitimi Programı düzenlenmiştir. 2017 yılında, “Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Proje ve Faaliyetleri” Özel Komisyon Raporu hazırlanarak Sayın Bakanımıza arz edilmiştir. 2018’de, köylülerimizin talepleri ve ekolojik ihtiyaçlar dikkate alınarak Iğdır/Aralık Entegre Sel ve Erozyon Kontrol Projesi, Ağrı Dağı eteklerinde geliştirilmiştir. 2019 ve 2020 yıllarında ise Iğdır İli Potansiyel Çığ Başlama Bölgelerinin Belirlenmesi Projesi kapsamında saha çalışmaları yürütülmüştür. Son olarak, 2021 yılında Tuzluca İlçesi Kandilli Köyü Yukarı Havza Sel Kontrol Projesi hayata geçirilmiş ve ilgili kurumlarla iş birliği içerisinde 1.253 hektarlık çalışma sahasında uygulamaya geçilmiştir.
Son olarak, Iğdır Ekosisteminde Rüzgâr Erozyonu ve Arazi Tahribatı konulu Eğitim programı Ağustos 2025 tarihinde çalıştay formatında gerçekleştirilmiştir. Eğitim programı kapsamında; Iğdır’da erozyon kontrolü, rüzgâr erozyonu sahaları, çölleşme ve arazi bozulumu, ağaçlandırma teknikleri, tıbbi-aromatik bitkiler, çalı türleri, kum toz fırtınaları, DSİ çalışmaları, iklim değişikliğine uyum önerileri, toprak özellikleri, jeolojik temeller, hava kalitesi ve temiz hava eylem planı gibi çok yönlü konular uzmanlar tarafından ele alınmıştır. Arazi programında ise Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Sahası, Orman Fidanlığı, Tuzluca Yeşil Kuşak alanı ve Ağrı Doğubeyazıt Sel Kontrolü Projesi ziyaret edilerek uygulamalı çalışmalar gerçekleştirilmiştir.
Bakanlık olarak, Iğdır’da yapacağımız yeni erozyon kontrolü çalışmaları ve yeni karbon yutak alanları ile Iğdır programımız devam edecektir.

Sonuç Olarak
Türkiye’nin ikinci büyük rüzgâr erozyonu sahasının bulunduğu Iğdır Aralık ilçesi ve genel olarak Iğdır Ekosistemi, hassas ekolojik yapısı nedeniyle kapsamlı projelere ihtiyaç duymaktadır. Yürütülen projeler, bölgenin ekolojik bütünlüğünü korumaya yönelik "doğa tabanlı çözümler" sunmakta; aynı zamanda iklim değişikliğine uyum sürecinde erozyonla mücadeleye önemli katkılar sağlamaktadır.
Editörlüğünü yaptığım ilk Iğdır raporundan sonra çalıştay formatında yürüttüğümüz bu eğitimi ve nihayetinde hazırlanan raporu önemli buluyorum. Böylece “Iğdır Çölleşme Programı” kapsamında yeni bir aşamaya geçtiğimizi düşünüyorum.

Yorum Gönder

0 Yorumlar