Dünya, insan hakları üzerinde şimdiden ciddi etkilere neden olan bir iklim kriziyle karşı karşıya. Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan raporlar, iklim değişikliğinin yangın, kuraklık, kasırga ve sel gibi aşırı hava olaylarının şiddetini nasıl artırdığını, büyük mahsullerin üretimini baltaladığını, Kuzey Kutbu'ndaki buzulları erittiğini ve adalar ve kıyı bölgelerinde alçak bölgeleri sular altında bıraktığını açıklıyor. Bu olumsuz durumlar çocukların geleceğini tehdit ediyor ve temel yaşama hakkını ihlal ediyor.
Devletler emisyonları azaltmak
için acil önlemler almadıkça, iklim değişikliğinin gelecekteki etkileri daha da
kötü olacaktır. Ancak 1,5°C'ye kadar görünen mütevazı bir artış bile,
yoksulluk, afetler, gıda güvensizliği, hastalık ve ölüme maruz kalan insan
sayısını önemli ölçüde artıracaktır. En çok çocuklar, kadınlar da dahil olmak
üzere, zaten dezavantajlı ve savunmasız olanlar; engelliler, yoksulluk içinde yaşayanlar
ve yerli halklar ve tarıma, ormanlara veya kıyı ekosistemlerine bağımlı yerel
topluluklar en fazla etkilenecektir. 1.5°C'de, küçük ada devletleri olası
adaptasyon sınırlarına ulaşmaya başlayacak ve onları topraklarının ve
kültürlerinin kaybıyla yüzleşmeye zorlayacaktır. 2.0°C veya daha fazla bir
artış, tüm bu sonuçları daha da kötüleştirecektir. Çocuklar bu duruma göre en
dezavantajlı durumda olan bireyler arasındadır.
IPCC, ısınmayı 1,5°C ile
sınırlamak için makul bir olasılığa sahip olmak için Tarafların sera gazı
emisyonlarını 2030 yılına kadar 2010 seviyelerinin % 45 altına düşürmesi ve 2050 yılına kadar net
sıfır emisyon elde etmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu hedeflere ulaşmak ve
yıkıcı iklim bozulmalarını önlemek, hemen başlamak üzere önümüzdeki on yıllarda
hızlı, sistemik ve dönüştürücü değişiklikler gerektirecektir. Bu yüksek
rakamlar, küçük çocukların oyuncaklarını elinden almaya çalışıyor.
Çocuklar iklim krizinin
etkilerine karşı özellikle savunmasızdır. İklim değişikliğinin şiddetlendirdiği
sağlık sorunları arasında yetersiz beslenme, akut solunum yolu enfeksiyonları,
ishal ve diğer su kaynaklı hastalıklar yer alıyor. İklim bozulması yaşamları
boyunca daha da kötüleşeceğinden, bugünün eylemleri veya ihmallerinin onlar
için yetişkinlerden çok daha büyük sonuçları olacaktır. Çocukların sağlığında
görünen olumsuz vaka sayıları iklim krizinin etkilerini göstermektedir.
İklim krizinden en çok çocuklar
etkilense de sesleri genellikle görmezden geliniyor. Çocuk Haklarına Dair
Sözleşme'nin 12. maddesine göre, çocukların kendilerini etkileyen tüm konularda
görüşlerini özgürce ifade etme hakları vardır, genellikle bilgi verilmez, karar
verme prosedürlerinden dışlanırlar ve etkili çözümlere erişimleri yoktur. Çocukların
karar verme mekanizmalarına etkin katılımı önemlidir.
Son UNICEF raporuna göre dünyada 1 milyar çocuk iklim krizi nedeniyle tehlike altındadır. Son raporlara göre; 240 milyon çocuk kıyı taşkınlarına, 330 milyon çocuk nehir taşkınlarına, 400 milyon çocuk kasırgalara, 600 milyon çocuk vektörlere ve bulaşıcı hastalıklara, 815 milyon çocuk kurşun kirliliğine, 820 milyon çocuk yüksek sıcaklıkta hava dalgasına, 920 milyon çocuk su kıtlığına ve bir milyar çocuk yoğun hava kirliliğine maruz kalıyor. Bütün rakamlar ortadayken iklim krizine yönelik politikaların yürürlüğe konmaması büyük bir adaletsizliktir.
Bu yazımızda çocukların çevre hakkı kapsamında iklim değişikliği krizi ve çocuk haklarını ihlalleri ele aldık. Unutmayın çocuklar sağlıklı ve güvenli bir çevreye erişme hakkı vardır.
0 Yorumlar
Yorumunuz İçin Teşekkürler..